Çocuklar Ankara’ya dönmedim daha, ancak maşallah telefonum susmuyor. Fenerbahçe’nin İsmail Kartal ile muahedesini yazdım kulüp sonraki gün açıkladı.
Odatv haber merkezi “Ne dediysek o” manşeti yapmış. Onu görünce nasıl keyifli oldum bilemezsiniz.
Bizim kızlarla bunu konuşurken Ankara Kurtuluş Lisesi ve Siyasal’dan arkadaşım Selma aradı. Selma, o periyotlar Aydınlık kümesiyle beraberdi, uzun yıllar siyaset yaptı lakin son vakitlerde biraz uzaklaştı. Ancak hala o etrafla görüşür.
Ben de FETÖ’nün İşçi Partisi ve yayın kümelerine saldırdığı vakit dayanak olmak için Aydınlık dergisi alırdım. Hatta aksiyonlarına katılmışlığım bile vardır.
Neyse bahis o değil şimdi…
Selma, yazılarımı takip edermiş hep… Aydınlık kümesindeki kulisi duyunca aklına ben gelmişim, çabucak telefona sarılmış…
Hoş beş derken mevzuyu Ulusal Kanal ve Aydınlık’a getirdi.
SİNAN SUNGUR’DAN AYDINLIK GAZETESİ’NE YASAKLAMA
Ulusal Kanal idaresi ile Aydınlık takımı ortasında soğuk rüzgarlar esiyormuş. Halbuki Ulusal Kanal Yayın Yönetmeni Sinan Sungur, kuruma Aydınlık Gazetesi alınmasını yasaklamış.
Takip ettiğim kadarıyla Doğu Perinçek bir müddettir partisinin yayın organlarının başına gençleri getiriyor. Sinan Sungur da Vatan Partili gençlerden biri…
PERİNÇEK’TEN KANAL İDARESİNİ DEĞİŞTİRME KARARI
Kavganın nedeni ne, onu bilmiyorum lakin iş o kadar büyükmüş ki Doğu Perinçek, Ulusal Kanal idaresini değiştirmeye karar vermiş. Hatta Aydınlık Genel Yayın Yönetmeni İlker Yücel’e “Ulusal Kanal’ın başına geç” denilmiş.
Bildiğim kadarıyla İlker Yücel de Türkiye Gençlik Birliği’nden… Genç bir gazeteci, TGB, Ergenekon kumpası vakitlerinde değerli işler yaptı, yürüyüşler ve aksiyonlar tertipledi… Ben de İlker Yücel’i bu türlü tanıdım…
İlker Yücel de Vatan Partili ve uzun vakitten bu yana da Aydınlık gazetesinin yayın yönetmeni ve başarılı işlere de imza atıyor.
Sonuç ne olacak bilmem, fakat Vatan Partisi’nin iki yayın organında bu kadar sert tartışma yaşanması farklı. Ve o tartışmanın sonucunda yaşanacakları merakla bekliyorum.